Transfer etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Transfer etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

9 Ağustos 2010 Pazartesi

Diego Ângelo de Oliveira: Aranan Stoper!

Zapotocny transferinin kesin olarak çıkmaza girmesinden sonra yönetim kurulumuz daha somut adımlar atmaya başladı demiştik. Başkan Halil Ünal'ın İtalya'ya giderek bugün transfer girişiminde bulunacağı söyleniyordu. Ve bugün Nihat Çuhadar'ın açıklamasına göre, oyuncuyla anlaşılmış ve yarın resmi imzalar atılacakmış.

Diego Ângelo de Oliveira, 1.92'lik Brezilya'lı oyuncu 3 sezondur Portekiz'in Naval takımında oynadığı istikrarlı oyunuyla İtalyan takımı olan Genoa'nın dikkatini çekmiş ve transfer sezonunun daha henüz başında Genoa ile 5 yıllık bir anlaşma imzalamış. Fakat, özellikle Dünya Kupası'nda İtalya'nın beklenmedik başarısızlığı, Şampiyonlar Ligi Şampiyonu Inter Milan'ın kadrosunda İtalyan futbolcu olmaması, İtalya Federasyonu'nu devreye sokup "Yeni Yabancı Kuralı"nı devreye sokunca Genoa Diego'dan vazgeçmek zorunda kaldı. Bu yeni kurala göre, Serie A takımları; AB dışı uyruklu oyuncu alabilmek için kadrosunda mevcut bulunan AB dışı uyruklu oyunculardan birini yollamak zorunda. Bu da Brezilya vatandaşı olan Diego'nun gönderilmesine neden oldu. Halbuki, geleceğe yönelik büyük umutlarla düşünülen Diego, Genoa'nın bu sezon oynadığı hazırlık maçında da ilk 11'de başlamıştı. Ama bu değişiklik, çoğu kulüpte yarattığı sorunu Genoa'da da yarattı ve yeni transfer için Diego'dan vazgeçmek zorunda kaldılar. Üstelik Diego için tamı tamına 1,5 Milyon Euro'yu Naval'a vermişlerdi bile!

1.92'lik boyu, hemen akıllara yüksek toplarda güçlü ama yerden yavaş bir oyuncu izlenimi getirse de, Diego yerden de olabildiğince çabuk bir oyuncu. Özellikle topla çıkarken, oyun kurucu bir özelliğinin olması bizim 2 sezondur Süper Lig'deki en büyük eksiklerimizden birini kapatacaktır. Hem bol bol uzun topun oynandığı ligimizde Nadarevic'in yanına hava toplarını kesecek uzun boylu bir stoperin gelmesi de avantajımız.

Diego'yla ilgili videolar:


Geçtiğimiz sezon Naval'da 30 maçta ilk 11'de forma giyen Diego, bütün maçlarında 90 dakika çıkartarak istikrar abidesi olmuş. Sadece 4 maçta sarı kart gören 24 yaşındaki genç Brezilya'lı, bu maçlarda 3 gole de imza atmış. 1,5 milyon Euro'ya Genoa'nın, Naval'dan kaptığı bu genç yetenek bize ne kadar mal oldu bilinmez ama Halil Ünal'ın her zaman olduğu gibi yine muazzam bir iş yaptığı ortada. Tek hatamız Zapo transferini bu denli uzatmak ve asıl hedeflerde geri kalmak oldu. Ama bu transfer, Zapo'yu ya da Halliche'yi aratmayacaktır diye düşünüyorum. Hele bir de uyum sağlarsa, o zaman görün. Büyük ihtimal, Transfer Sezonu'nun son transferi oldu. İnşallah bir an önce uyum sağlar ve camiamıza şampiyonluklar getirir. Hayırlı, uğurlu olsun.

Gözümüz Stoperde Kaldı...


Sezon başlamadan yapılan Batuhan transferi, ardından Burhan, Erkan Zengin, Emre Aygün... Ve sonrasında Pele ve Tello.. Şimdiye kadar transferde hiç olmadığı kadar mantıklı hareket ederken, bir yandan henüz bir stoper bulamamamız kafada soru işaretleri bırakıyor. Bunca emeğin yenilecek kötü gollerle heba olması bizi en çok üzen taraf olur. Bu yüzden yönetim sanıyorum gecesini gündüzüne vererek çalışıyor. Başta en büyük hatamız Zapotocny'e olan aşkımız oldu. Sürekli o gelecek diye bir şeyleri öteledik. Ligte 2 senedir mücadele eden ve ligi tanıyan, 2 sene şampiyonluk görmüş ve ayağa oynayan bu transfer gerçekten bize savunmada çok faydalı olurdu. Ama çıkmaz yola girdi. Defalarca kez "son görüşme" yapıldı Zapo'yla ve sonunda defter kapandı diyebiliriz. Şimdi daha akılcı yerlere yönelmiş durumda Halil Ünal. Zapotocny'i aratmayacak bir stoper getirme çabası içerisinde sanıyorum. Eğer bu transfer gerçekleşir ve uyum sağlarsa defanstaki problemimizi de çözmüş oluruz. Ayrıca yeni transferin Gençlerbirliği maçında oynayamayacağını da düşünürsek, umarım Rıza Çalımbay o bölge için bir şeyler planlıyordur. Hazırlık maçlarında alarm veren savunmamız, Gençlerbirliği önünde inşallah toparlanır. İnşallah Halil Ünal'ın peşinde koştuğu bu stoper transferi de bir an önce sonuçlanır ve transfer sayfasını kapatarak harikalar yaratacağımız bu güzel sezona evimizde başlarız. Gün ola hayrola.

6 Ağustos 2010 Cuma

Bruno Bertucci-Salih Altın-Tunay Acar-Allison ...

Bruno Bertucci... Corintihans takımından, 1 yıllık satın alma opsiyonuyla alındığı duyurulmuştu. Volkan Yaman'ın alternatifi olacak, diğer zamanlarda da A2'de oynayacak deniliyordu. Henüz 2 antrenmana katıldıktan sonra apar topar ülkesine geri yollandı... Kaldı ki, yabancı kontenjanında en rahat takımlardan biri olmamıza rağmen. Zamanın blog yazarları Roberto Carlos gittiğinde, onun yerine Fenerbahçe'nin Bruno'yu da alternatif olarak düşündüğünü yazmış. Altyapısı iyi bir oyuncuya benziyordu, Tello'yla da iyi anlaştıklarını duymuştuk. Sol bek gibi alternatifin olmadığı bir bölgede, Volkan'ın sakatlığı ya da cezası durumunda oynayabileceğini düşünürken bavulunu hazırladı. İnşallah, Adebayor zamanında Trabzonspor kampında beğenilmedi tarzda haberlere konu olmaz. Beni heyecanlandıran bir transferdi. Çünkü hızlı ve genç bir sol beke ihtiyacımız var uzun vadede. Olmadı. Yolu açık olsun.


Salih Altın ve Tunay Acar: Büyük umutlarla Türkiye'ye getirilen iki gurbetçimiz neyse ki diğerlerinin aksine bir kamp süreci geçirmiş oldukları için kendilerini şanslı sayabilirler. İşin şakası bir yana, gerçekten alternatif olarak düşünülen bu isimlerin hazırlık kampı süresince iyi bir performans sergilediği özellikle Tunay'ın çok iyi bir alternatif olacağı söyleniyordu. Sol bek, sağ bek oynayabilen Tunay'ın bu bölgelerde alternatifimiz bulunmadığı için iyi bir rotasyon oyuncusu olabileceği akıllara geliyordu. Maçlarda oynayamasalar bile yeni kurulan rezerv ligde kendilerini gösterme fırsatı bulabilirlerdi. Ama olmadı, bir sene kiralama yoluna gidilecekmiş. Boluspor'la anlaşabilecekleri gelen bilgiler arasında.

Allison Freitos: Transfer sezonuyla beraber, sanırım ilk konuşulan yabancılardan. Deneme amaçlı geldi. Avusturya kampına götürülmeden, fiziki olarak Süper Lig'i kaldıramayacağı için yollar ayrıldı. Oldukça genç bir isimdi. Bruno,Salih ya da Tunay'ın aksine, fazla bir futbol kariyerinin olmaması, gerçekten haklı çıkarabilir ki sanırım ortasahada görev alıyordu; o bölgedeki oyuncu enflasyonunu düşünürsek zaten oynayamayacağı aşikardı. Yetenek olarak oldukça iyi olduğu da söyleniyordu. Ama onun da sonu, denenmek için alındı denilenlerle aynı oldu.

Aklıma aynı bunun gibi Ahmet Sağlam geliyor. Kritik Trabzonspor maçında görev alıp, performansıyla "Acaba?" dedirtmişti ama sonra hiç şans verilmeyince kayboldu gitti. Ümit Milli takım kadrosunda oynayan ve büyük umutlar beslediğimiz Selçuk Alibaz'a ne oldu peki? Afyon'a kiralandı, bu sene yine gidecek yer arıyor. Ya da, 2 Lig'de gol kralı olan Abdullah Halman? Kimse, orası ikinci lig demesin. Bugün Valencia'da oynayacak Mehmet Topal, Çanakkale Dardanel'de oynamıyor muydu? Hem yaşı da o kadar fazla değil. Maalesef bu isimler de hocamızın gözüne giremedi. Alper Potuk ve Adem Sarı, kendilerini iyi kurtardılar belki de. Eh, ne diyelim. Hepsinin yolu açık olsun, daha iyilerini inşallah hep beraber izleriz.

24 Haziran 2010 Perşembe

Erkan Zengin Resmen Es-Es'te!!



Kulübümüzün resmi sitesi eskisehirspor.org'da yayınlanan habere göre geçen sezon Beşiktaş'tan kiraladığımız ve başarılı bir performans gösteren Erkan Zengin ile 2 senelik sözleşme imzalanmış. Uzun süredir soru işareti olan bu transfer de tamamlanmış oldu böylece. Sağ kanat açısından tamamlayıcı bir transfer oldu sanıyorum. Burhan Eşer'in, Serdar'ın ve hatta Koray'ın da sağ açıkta oynayabildiğini düşününce sağ açık problemimiz kalmamıştır artık diye düşünüyorum. Bugünden sonra stoper - ön libero ve sol açık transferlerinde gözümüz. Erkan'ın son maçlardaki performansı sürerse Beşiktaş verdiği milyonlarla kafasını çok yerlere vurur. Darısı diğer transferlerimizin başına. Erkan camiamıza hayırlı ve uğurlu olsun. Hoşgeldin Erkan.

2 Haziran 2010 Çarşamba

Salih Altın ve Tunay Acar Eskişehirspor'da mı?


Bugün eskisehirspor.com'daki habere göre Almanya 3. Liginde mücadele eden 2 genç gurbetçi oyuncu Salih Altın ve Tunay Acar ile anlaşılmak üzereymiş.


Kongreye saatlerin kaldığı şu günlerde kulüp transferden çok kongreye kitlenmiş durumda. Her ne kadar Halil Ünal tek aday girecek olsa da, mali bilançonun açıklanması ve yeni tüzük oluşturulması konusunda çalışmaların sürdüğünü düşünüyorum. Bu da transferi durdurmuşa benziyor.

Bu sessizlik bugünkü "gurbetçi oyuncu" isimleriyle tekrar hareketlilik kazanacağa benziyor. Gurbetçi oyuncu transferleri her zaman dikkatimi çekmiştir. Bunu en iyi yapan takım şüphesiz Gençlerbirliği. Bu sezon da yine gurbetçi avına başladı. Dış ülkelerde, özellikle Almanya kökenli gurbetçilerimiz altyapısı çok iyi bir şekilde geliyorlar. Çünkü sistem itibari ile oradaki genç antrenman şekli çok daha sıkı ve farklı diye biliyorum. Geçtiğimiz sene Gençlerbirliği'nin getirdiği Hurşut Meriç örneğin... Çok iyi bir performans sağladı ve rotasyondan gelerek büyük katkı sağladı. Bunun yanı sıra geçen sene
Kayserispor ve Kasımpaşaspor da gurbetçi oyuncularla ilgilendi. Kasımpaşa'nın bulup getirdiği Şahin
Aygüneş de oldukça adından söz ettirdi ve yanılmıyorsam genç milli takımda da oynuyor. Bu nedenle ben bu transferlere çok olumlu bakıyorum. Sol bekte zaten rotasyon sıkıntımız olduğu çok açık. O açıdan gerçekten çok iyi bir gelişme. Sağ açıkta da eğer "oynatılırsa", yeni bir yıldız neden kazanmayalım? Düşük maliyetle, yeni Adem'leri kazanabiliriz. Yeter ki Rıza Çalımbay bu sene Adem'e verdiği şansları gelecek sezon bu oyunculara versin. Uzun süredir kongreye kilitlenip transferde sessiz kalmıştık. İnşallah bu transferler de bir an önce sonlanır ve hayırlısı olur bizim için.

Salih Altın

Bu isimlerden sağ açık ve sol açık mevkiinde forma giyen Salih Altın ile ilgili bir kaç haber zaten Hürriyet gibi spor ajanslarında duyurulmuştu. 23 yaşındaki gurbetçimiz Almanya 3. Liginde forma giyiyor. 19 maçta oynamasına karşın, 11'inde dakika 70'ten sonra yedekten dahil edilmesi soru işareti. 2 kez Almanya U-19 takımında forma giymiş. Rekabetin bol olacağı bir mevkiiye geliyor. İnşallah forma şansını yakalar ve bu şansı formayı kaparak taçlandırır.


Tunay Acar

Sol bek pozisyonunda oynayan genç gurbetçi henüz 21 yaşında. Transferden önce baktığımızda ilk dikkatleri üzerine çeken şey oyuncunun menejeri oluyor. Ve bu isim de son günlerde Eskişehirspor'a yaptırdığı transferlerde adı sıkça geçen:
Ahmet Bulut.. Sol bekte forma giyen Tunay'ın milli takım karnesi de bulunuyor.. 4'ü de geçtiğimiz yıl olmak üzere 4 kez U-21 forması giymiş. Bunlardan 2'si Avrupa Şampiyona'sı elemelerinde resmi maç, 2 si de özel maç. 2 kez de U-20 takımımızın formasını giymiş. Genç milli takımımızda forma giymesi bence önemli bir artı. Altyapısı iyi olan bir oyuncuya benziyor. Bizim de sol açıktaki rotasyon eksikliğimizi düşünecek olursak faydalı olabilir. Volkan'ın eksikliğinde forma şansı da bulur. O da Almanya 3. Liginde mücadele veriyor. Bu sezon genelde takımının paf takımında 90 dakika mücadele etmiş. 13 maçın çoğunda 90 dakika çıkarmış. Daha sonra performansı beğenildiği için ya da sakatlıktan mı bilemiyorum, son maçlarda A takıma da yükselmiş. 5 maç da A takımda oynamış.

13 Mayıs 2010 Perşembe

İkinci bomba! Burhan Eşer Es-Es'li gibi!



Her zaman olduğu gibi yine ilk haberleri veren "eskisehirspor.com" daki güvenilir isimlere göre Burhan Eşer'le ön anlaşma yapıldı. Bir aksilik çıkmaması durumunda Gençlerbirliği'nden bonservisi alınacak 25 yaşındaki oyuncu seneye Eskişehirspor forması giyecek!



Bilenler bilir, Burhan Eşer zaten 2 senedir istediğimiz, her transfer döneminde Rıza Çalımbay'ın gözdesi olan isimlerden biri. İki ayağını da kullanabiliyor ki, böylelikle orta sahanın sağ ve sol açık kısımlarında forma giyebiliyor.

Topla müthiş hızlanabilen, teknik ve pas yüzdesi yüksek bir oyuncu. Bu sene fazla forma şansı bulamaması ve Eskişehirspor'un 2 yıldır ısrarcı tutumu sonucu bize geldiğini düşünüyorum. En çok eleştiri alan yanı fizik ve pozisyon alma gibi konularda yetersiz olduğu. Ama ben bunda yeterli seviyede ilk 11'de şans bulamamasının olduğunu düşünüyorum. Çünkü ondan önceki sene (08-09 Sezonu) Burhan taraftarlar tarafından "Yılın Oyuncusu" seçilmişti. Sol kanattaki sıkıntımızı düşünecek olursak Burhan sol kanadımıza tamamen ilaç olur, gerçekten Sezer, Batuhan transferlerinden sonra yapacağımız en iyi transferlerden biri olacak. Erkan'ın da takıma katılmasıyla müthiş bir hücum hattı oluşturacağımızı düşünüyorum ve şimdiden heyecanlanıyorum. Rıza Hoca'nın da bu konuda artık kendini ve sistemini değiştirmesi gerekiyor. Burhan-Erkan-Sezer ve Batuhan'lı bir takım olursak hücumda,

Erkan ------- Sezer -------- Burhan
------------ Batuhan ---------------

taktiğiyle tek forvet çıkmamız, Sezer'in arkada serbest adam oynaması ve Erkan'la Burhan'ın kanatlardan top getirmeleri bizi Süper Lig'de çok çok iyi yerlere taşır. Burhan boş alan bulduğunda kanatlarda çok iyi işler yapabilen bir isim. Gençlerbirliği'nden sonra camiamız ve taraftarımızla da bütünleşirse, bu hücum hattıyla tüm takımların korkulu rüyası oluruz. Umarım camiamıza ve taraftarımıza hayırlı olur. Şimdiden hoş geldin diyelim!

Burhan Eşer İstatistikleri:

Sezon

Takımı

OM

AG

SK

KK

2009/2010

Gençlerbirliği

20

1

2

0

2008/2009

Gençlerbirliği

31

4

8

0

2007/2008

Gençlerbirliği

27

4

2

0

2006/2007

Diyarbakırspor

32

7

6

0

2005/2006

Diyarbakırspor

27

2

2

0

2004/2005

Diyarbakırspor

4

0

0

0


(OM: Oynadığı maç AG: Attığı Gol SK: Sarı Kart KK: Kırmızı Kart )

11 Mayıs 2010 Salı

Batuhan Karadeniz Eskişehirspor'da!



Genelde son dakikalarda patlatmayı sevdiğimiz bombaları bu sefer çok erken patlattık ve yeni sezon öncesinde Batuhan Karadeniz'i kadromuza dahil ettik.

Yapılan açıklamaya göre 4 yıllık anlaştığımız Batuhan Karadeniz'e 2.1 Milyon Euro bonservis bedeli ödeyeceğiz.

Tabata'nın 8 milyon verildiği ülkemizde Batuhan gibi henüz 19 yaşında, Türkiye'nin Sercan Yıldırım'la beraber en çok potansiyeli olan, en başarılı genç forvetlerinden birini 2.1 milyon euro karşılığında almak gerçekten çok büyük bir iş başarmak şüphesiz.

Uzun süredir sürüp giden Mustafa Denizli - Batuhan kutuplaşmasının bundaki payını yok sayamayız tabii. Mustafa Denizli, Yusuf'la, Bobo'yla sözleşme yenilerken elindeki genç yetenekleri birer birer yitiriyor.

Batuhan Karadeniz tarzı oyuncuları yitirmek, kaybetmek çok kolaydır. Kazanmaksa bir o kadar zor. Geçtiğimiz sene ikinci dönemi hatırlarsak, küllerinden doğmuş bir Batuhan'la Süper Lig'e tutunmuştuk. Gelecek sezon, Batuhan'la beraber neden uyuyan efsaneyi uyandıramayalım? Batuhan kendini göstermek istiyor, artık futbol oynamak istiyor. Dikkatini tamamen futbola verip, geçen senenin sonunda olduğu gibi taraftarla bütünleşmeyi başarabilirse buranın kralı olur. Yeni bir devrimin ayak izlerinden biri de ona ait olur. Neden olmasın?

Batuhan Karadeniz Eskişehirspor camiasına hayırlı ve uğurlu olsun.

3 Mayıs 2010 Pazartesi

Adem Sarı Galatasaray'a mı?


Ligin bitimiyle beraber transfer dedikodularının hız kazandığı şu günlerde, 6 gollü oyuncumuz Adem Sarı'nın adı Galatasaray'la sıkça anılmaya başlandı. Henüz net bir bilgi olmasa da, Sezer Öztürk ile beraber Galatasaray'ın takip ettiği bir oyuncu olduğu kesin. Şimdilik bir dedikodudan öteye gidemeyen bu söylenti ve Adem'in oyun tarzı için ileriki günlerde bir değerlendirme yapmayı düşünüyorum.

En güvenilir sitelerden biri olan eskisehirspor.com'daki yorumlar için:

19 Ocak 2010 Salı

Fahri Tatan da Eskişehir'de!

Uzun zamandır adı anılan ve boşta olmasına rağmen hiçbir kulüple anlaşmayan Fahri Tatan, bugün 1,5 senelik imzayla birlikte takıma katıldı.

Bu transfer çoğu insanın aklında soru işaretleri bıraksa da bence en kârlı transferlerimizden biri oldu. Oynadığı bölgedeki sakatlıkları, kart cezalarını düşünecek olursak geçtiğimiz dönem ne kadar sıkıntı yaşadığımızı biliyoruz. Hatta Pazar günü oynayacağımız Manisaspor maçında bile Bülent Ertuğrul ve Doğa'nın sakatlıklarından ötürü oynayamayacaklarını da biliyoruz.

Şimdi bakalım, Süper Lig'de 155 karşılaşma oynamış bir oyuncu ve yaşı da henüz 27. Bu oyuncuya bonservis bedeli, imzalama bedeli ya da aylık bir para vermiyorsunuz. Sadece ne kadar oynarsa o parayı alacak. Yani bir anlamda diyor ki: "Bana eğer katkıda bulunursam para ödeyin." Her ne kadar Türkiye Kupası'na veda etsek de, kadro genişliğine ihtiyacımız var. Yarı sezonda hep bundan yakınmıyor muyduk? Kapımızın önüne bizde oynamak için can atan ve oynadığı kadar para almayı isteyen; geçmişinde 87 kez Milli Takım'da oynayan bir oyuncu var. (tff.org)

Fahri'nin kendini göstermesi için son şanslarından biri. Ve bu şansı kullanabilmesi için en iyi ortamlardan birine, seyircisiyle, camiasıyla bir Anadolu Devi olan Eskişehirspor'umuza geldi. Umarım hem kendi eski günlerine döner, hem de bizi o eski günlerimize çevirmeye katkı sağlar. Hoşgeldin Fahri!

16 Ocak 2010 Cumartesi

Vee bomba patladı... Sezer Öztürk de Es-Es'te!



Ardıardına patlayan bombalar, beklemekten sabır taşı olmuş taraftarı bambaşka bir mod içine soktu. Bugün Fanatik Gazetesi'nde ve yine en güvenilir kaynak eskisehirspor.com'da yazılanlara göre Sezer Öztürk'ü kadromuza dahil ettik.

Manisa'nın genç yıldızı, sezon başından beri Rıza Hoca'nın istediği bir oyuncuydu. Benim de adını duyduğumda dahi heyecanlandığım, ama Beşiktaş, Galatasaray gibi takımların da gündeminde olması sebebiyle gelmesinin zor olduğunu düşündüğüm bir ümitti sadece. Bugün gerçekleşti. Bu transferde emeği geçen herkesi tebrik ederim, umarım Sezer performansıyla onları utandırmayacak, bizleri coşturacaktır.

Şimdi gelelim biraz değerlendirmeye. Orta sahanın ortasında görev yapan Sezer Öztürk, tam da ihtiyacımız olan bir bölgede oynuyor. Özellikle orta sahanın ortasında, hücum yapacak, şut atacak, ara paslar atacak oyuncu eksikliğini 2 senedir yaşayan takımımıza ilaç gibi gelecektir. Özellikle Sezer'in uzaktan attığı goller takımımıza ekstra puanlar getirebilir.

Baktığımız zaman günümüz futbolunda sadece forvetlerin gol atması başarı için yeterli olmuyor. Forvet arkasında oynayan oyuncuların oyuna katkıları, attıkları goller üst kısımda sıralamayı etkiliyor. Fenerbahçe'de Alex olmadığı zaman Fb sahadan siliniyor. Bursaspor'da Volkan Şen çoğu maçta takımını sırtlamadı mı? Aynı şekilde Galatasaray'da Arda, Kewell gibi orta sahada golle buluşabilecek oyuncuların olması asıl bir nebze daha başarılı olmalarını sağlayan.

Sezer de aynen böyle, gol atmayı seven bir isim. Geçen sezon parmak ısırtıcı bir perfomansla, 15 golle sezona damga vuran, "Bank Asya 1. Lig'in en iyi oyuncusu" ödülünü de alan yeni transferimiz, özellikle Manisa'nın ezeli rakibi Karşıyaka'ya 90+6'da 40 metreden attığı nefis golle takımına beraberliği getirmiş, taraftarını havalara uçurmuştu.

Video: http://www.youtube.com/watch?v=mOA6AGDnRqk

Bunun yanında 2 senedir doğru düzgün kullanamadığımız duran toplarımızı, frikiklerimizi hiç korkmadan bu isme emanet edebiliriz. Çünkü tam bir frikikçi.

Milli takımı da eklemeden geçemeyeceğim. 2004'te U19 Milli takımda U19 Şampiyonası'nda final oynarken forma giyenlerden biri de Sezer Öztürk'tü.

‘’Adım Sezerinho ya da Bastian Sezertegier olsa, Bayern Münih’te forma giyiyor olurdum, Spor basını benden daha çok bahsederdi, attığım 15 gol Bruno’nun attığı 21 gol kadar konuşulurdu"
demeciyle de yerli oyunculara gereken ilginin verilmediğini belirtmişti geçtiğimiz sezon. Bu sezon kadro dışı kalarak bize gelmesi "Acaba disiplinsiz bir oyuncu mu?" sorusunu hemen akıllara getirmesin. Çünkü Manisa'ya Süper Lig'de, Bank Asya'ya düştüğünde hizmet etmiş 66 maç oynamış birisi olarak Mesut Bakkal'la tartışması sonrası "Ya ben, ya Mesut Bakkal" restini çekmiş ve yönetimin Bakkal'ın arkasında durmasından sonra ayrılmak zorunda kalmıştır.

Gerçekten çok iyi bir transfer haberi oldu bu bize. Umarım şehirimizle, büyük taraftarımızla bütünleşerek bizi coşturur... Hoşgeldin Sezer diyelim ve İspanyol Marca Gazetesi'nden bir haberle bitirelim:


"İspanyol Marca gazetesi, futbolda geleceğin yıldızları arasında Bayer Leverkusen'de oynayan milli futbolcu Sezer Öztürk'ü gösterdi. Gelecekte futbol pazarında adları en çok geçebilecek dünyadaki genç futbolcuları seçen Marca, 20 futbolcu içinde Genç Milli Takım kadrosunda da yer alan 19 yaşındaki Sezer'e de yer verdi."

15 Ocak 2010 Cuma

Son Transfer: "Jaycee"

Dün gazetede yazan ve oldukça konuşulan haber bugün doğrulandı. Jaycee John Okwunwanne'nin protokolü imzaladığı ve yarın törenle imzayı atacağı söylendi. (Kaynak: eskisehirspor.com)

Bitirici bir forvet eksiğimiz vardı ve sonunda en azından bir oyuncuyu dahil ettik kadromuza. Şimdi gelelim yeni transferimize. Kulübünün maddi kriz nedeniyle ligden çekilmesinden sonra serbest çıkıp bonservissiz gelmesi en büyük avantajlarımızdan biri oldu. Bu süreçte Celtic, PAOK, Wigan gibi kulüplerin de Jaycee ile ilgilendiği biliniyordu.

Henüz 24 yaşında olması ve milli takımda oynuyor olması da bizim için çok büyük bir avantaj. Baktığımız zaman milli oyuncuların her zaman göz önünde olduğunu ve piyasasının olduğunu Nadarevic örneğinde de görmüştük. Sürekli adı İngiliz, Portekiz kulüpleriyle anılan Nadarevic'in bu piyasasında oynadığı Bosna Milli Takımı kariyerinin ve Bosna'nın yükselişinin de kuşkusuz payı çok yüksek. Bahreyn Milli Takımının yıldızı Jaycee ise bu yaşında 44 kez milli olmuş ve 11 kez fileleri havalandırmış.

Milli Takımdaki şu videosunu izleyelim ve nasıl bir top cambazı olduğunu görelim:

http://www.youtube.com/watch?v=J1W2tYYx5Hw

Ligdeki performansına bakacak olursak geçen sene 30 maçta 4 gol atmış, ama bu sezon 16 maçta 8 gol gibi müthiş bir performansa sahip halde geliyor Eskişehir'e. Uyum süreci tabii bu konuda etkili olacaktır.

Şu an canlı izlemediğimizden ötürü yalnızca videolar ve istatistikler üzerinden yorum yapabiliyoruz. Ama fiziki açıdan oldukça sağlam bir yapısı var orası kesin. İzlediğimiz gollerinden de kaleciyi çalımlayarak geçmeyi sevdiği kanısına kapılabiliriz. Süratli, tekniği de yerinde gibi gözüküyor.

Şimdilik söyleyebileceklerimiz bu kadar. Bundan sonraki sözü biz tribünde söyleyeceğiz, o ise sahada golleriyle yanıtlayacak. Eses'imize hayırlı ve uğurlu olsun. Hoşgeldin Jaycee!

Videolar: http://www.youtube.com/watch?v=NbyaYa7gyfQ&feature=related
- http://www.youtube.com/watch?v=LUndi-OF-VU&feature=related

Özellikle şu video beni çok etkiledi. eskisehirspor.com forumundan DupDup'a çok çok teşekkürlerimi iletiyorum. 1. ve 3. muhteşem goller ve 2. golün asisti 21 numarasıyla Jaycee'ye ait. : http://www.excelsior.be/foot200809/videos/charleroi09.asp

John Jaycee Okwunwanne Eskişehir'de mi?


Bugün yerel bir gazetenin (Anadolu Gazetesi'nin) haberine göre Belçika'nın Mouscoron takımında forma giyen ve ilk devre 8 gol atarak Belçika liginde adından bir hayli söz ettiren Jaycee bugün uçakla Eskişehir'e gelerek sözleşme imzalayacak. Kulübünün maddi krizden ötürü ligden çekilmesinden sonra bonservisi olmadan takıma kazandıracak olmamız ve daha henüz 24 yaşında olması da büyük bir avantaj. Bahreyn Milli Takımı'nın da vazgeçilmezi olan Jaycee'nin gelişini heyecanla bekliyoruz.

12 Ocak 2010 Salı

Eskişehir'de Emile Mpenza Sesleri...


Daha önce Rıza Çalımbay'ın "Mpenza'yla anlaşmak üzereyken bazı çevreler anlaşmamızı engellemişti." demeci vardı herkes hatırlayacaktır ki. Şimdi tekrar anlaşma zemini olduğunu ve bu transferin yakında sonuçlanacağını duydum. Ne kadar doğru bilmiyorum ama Mpenza'nın Youla'nın boşluğunu çok ama çok iyi dolduracağına eminim. Her ne kadar yaşı 31 olsa da, bu sezon Sion'da 14 maçta 8 gol atması başarısını gösteriyor bence. Geçmişinde de Manchester City, Shalke, Hamburg gibi kaliteli takımlar yatıyor. Milli takımda da halen forma giyen Mpenza'yı bize attığ gollerle çok daha iyi tanımıştık zaten. Yapmamız gereken milli takımlarda ve kendi takımlarında forma giyen oyuncuları almak olmalı. Nadarevic örneğine baktığımızda Bosna milli takımında oynaması onu dünya futbolunda göz önünde tutuyor. Onun haricinde hangi futbolcumuzun ismi yabancı kulüplerle transfer dedikodularına karışıyor?
Mpenza eğer gelirse gerçekten yaşına rağmen isabetli bir transfer olur bana göre. 400 bin Euro gibi bir rakama gelecekti eğer anlaşılabilseydi. Youla'nın aldığı paranın çok çok azı. Umarım bu civarda bir fiyata alabiliriz Mpenza'yı. Bekleyelim ve görelim.

Son Transfer - Kenan Köse


Bugün TFF'nin sitesinde lisanslı oyuncularımızı gezerken rastladım. Adıyamanspor'dan alınmış ve dün lisansı çıkartılmış. 25 yaşında, 2 Türkiye Kupası maçında ve 5 2. Lig B kategorisi maçında forma giymiş. Gençlerbirliği'nin 2003 yılında Belçika'dan bulup getirdiği bir isim.

Şimdi mutlaka kaynak soranlar olacaktır. O yüzden buyrun:
http://www.tff.org/Default.aspx?pageId=30&kisiId=29950

--> Biraz araştırmanın ardından edindiğim bilgiler;

- Mevkiisi Alanyaspor'dayken ön libero imiş ve Adıyamanspor'a da ön libero olarak transfer edilmiş.

- Adıyamanspor'da maç sonrası hakeme yönelik ağır saldırısı yüzünden 10 maç ceza almış(!)

- Son maçını Ekim ayında oynamış onda da yedekten girmiş. Türkiye Kupası'nda A takımla çıkarken, Lig B'de yedek soyundurulmuş.


84 doğumlu. Çok da genç sayılmaz aslında. Biraz araştırdım, ortasaha oynuyor sanırım. Umarım Abdullah Halman gibi kiralanarak, yedek oturtularak çürütülmez. İlerleyen günlerde göreceğiz akıbetini. 2011'e kadar sözleşmez imzalamışız.

Malesef şu transferdeki mantığı kavrayamıyorum ben. 19-20 yaşında, ki bu yaşlar bile oldukça ileri günümüz futbolunda bence, bir oyuncu değil. 25 yaşında. Daha önce hakeme saldırmaktan 10 maç ceza almış bir oyuncu ve en son maçını da bundan 3 ay önce yedekten girerek oynamış. Peki, şu transferdeki amaç ne? Eğer A2 takımında oynatmak için yapıldıysa bu transfer, yazık derim. Orada forma şansı bekleyen, Eskişehir'li genç çocuklarımıza yazık. Abdullah Halman'ı aldık. Daha yüzünü göremedik ilk 18'de. Üstelik her maç gol atmasına rağmen. Adem, ancak forma şansını eksiklikler olduğunda bulabildi ki daha önce sürekli forma giymiş ve golcü bir futbolcuydu. Şimdi ben bu transfere bakıyorum, hem de ön libero oluşuna bakıyorum. Ve anlam veremiyorum. O bölgede Alper Potuk var, Ragıp var, Doğa var, Bülent Ertuğrul var. Çıkıp da kimse açıklama yapmıyor böyle bir transfer yapıldığıyla alakalı. Bu adamın daha kulübüyle sözleşmesi devam ediyor. Bonservis ödemediniz mi? Ya da peşin bir para vermediniz mi? Verilen o paraya yazık değil mi yani; eğer boşuna yapıyorsanız şu transferi. Umarım biri çıkar mantığını söyler, bir açıklama yapar da şu soru işaretleri kafamızdan kalkar.

Her şeye rağmen hayırlı olmasını diliyorum.

Related Posts with Thumbnails