Yine 2010'da Mikail haberleriyle birlikte dikkatimi çeken bir başka haberse, Alper Potuk'un U-19 milli takımına çağrılışı. O gün neredeyse aynı şeyler Alper Potuk için de geçerliydi. O dönem ara ara kadroda şans bulan yıldız oyuncumuz, merdivenin basamaklarını sabırla ve büyük gayretle adım adım tırmanarak bugünkü konumuna geldi. Alper ile ilgili yazdığım yazının sonunda:
"Umarım milli takım kariyeri bu Roma'da oynanacak özel maç sonrasında A milli takıma kadar ilerler. Alper'i tebrik ediyorum ve Eskişehirspor'luluğunu her yerde göstereceğine, bizi daha fazla gururlandıracağına inanıyorum. Darısı diğer genç yıldızlarımıza."
demişim. İşin ilginç yanı, Mikail de milli takım seferine bir İtalya macerasıyla, Jesolo kentinde başlıyor. Aynı şeyler onun için de geçerli. Milli takımların, milli takım ortamlarının oyunculara çok şey kattığına inanıyorum. Yeter ki, bu kendi oyuncumuza gereken şans tanınsın. Yeter ki arkasında durulsun. Önümüzde bir Alper örneği var. Mikail de eminim, kendisinden sonraki jenerasyona birer örnek olacaktır. Onun için de birebir aynı şeyleri yazmak istiyorum;
Umarım milli takım kariyeri bu Jesolo'da oynanacak özel maç sonrasında A milli takıma kadar ilerler. Mikail'i tebrik ediyorum ve Eskişehirspor'luluğunu her yerde göstereceğine, bizi daha fazla gururlandıracağına inanıyorum. Darısı diğer genç yıldızlarımıza.
Milli takım formasıyla olan fotoğrafınla nice yorumlar yapmak dileğiyle...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder